Konya'nın Beyşehir ilçesindeki Türkiye'nin önemli tatlı su balığı üretim merkezlerinden Beyşehir Gölü'nde balıkçıların balık nesline zarar verdiği gerekçesiyle korkulu rüyası haline gelen karabatak sürüleri, şimdi de istila ettiği küçük adalardaki ağaçları kurutup yeşil dokuya zarar vermeye başladı.
Beyşehir Gölü'ne kıyısı bulunan Hüyük ilçesinin Tolca Mahallesi'nin muhtarı ve eski balıkçılardan Hüseyin Navruz, Beyşehir Gölü'nde son yıllarda popülasyonu giderek artan karabatak sürülerinin göldeki birçok ada gibi Kül Adası'nda da yaşam sürdüğünü belirterek, bu adada bulunan ağaçlarda yuvalandığını söyledi. Karabatak istilası nedeniyle artık bu adaların balıkçıların çok geldiği bir ada olmaktan çıktığını anlatan Hüseyin Navruz, karabatakların küçük çaplı olan birçok adayı istila ettiğini belirterek, "Adaları bitirdiler, yeşillik diye bir şey koymadılar. Ot dahi bitemiyor artık. Önceden ağaçlar böyle değildi, yeşillikti komple bulunduğumuz alan dahil tepesi de yeşillikti burası. Ama karabataklar dışkılarıyla bu hale getirdiler. Yuvalandıkları ağaçları da tamamen kuruttular. Barındığı ada sadece burası da değil, gölün içerisindeki bu tür adaların hepsinde de barınıyor. Aşırı şekilde karabatak var. Buraya gelişleri 10 yılı buldu, belki de üzerinde de olabilir. Uzun zamandır yavrulamayı dahi burada yapıyorlar, onun için aşırı ürediler. Burada ağırlıklı olarak söğüt ve kavak ağaçları var. Ağaçlar dahi kurudu, bu adaları üreme alanı olarak kullanıyorlar. Yuvalardan da bu belli " dedi.
Karabatak sürülerinin aynı zamanda gölde balıkla beslenen bir tür olduğunu ve aşırı derecede balık tüketerek yaşam sürdüğünü anlatan Navruz, tatlı su ürünlerinin popülasyonuna da zarar verdiğini vurgulayarak, "Göldeki balıkların her türüne zarar veriyor bunlar. Zaten balık az çıktığından dolayı balıkçılar kan ağlıyordu, Beyşehir Gölü'nde verim düşmüştü. Eskisi gibi değil zaten göl. Karabataklar da çok sayıda balıkla beslendiği için balıkların popülasyonu da giderek azaldı. Karabataklar, adalardaki yeşil dokuyu tahrip ettiği gibi gölden geçimini balık avı yaparak sağlayan insanların da ekmeğine zarar verdi. Bir seferde 500 gram, 1 kilo ağırlığa kadar bir balığı avlayıp yutabiliyor bunlar. Göründüğü gibi değiller. Suya dalıp çıkarak besleniyorlar. Avlarını balıkçı teknelerinin üzerine konarak da takip ediyorlar, genelde kıyılarda sığ sularda avlanıyorlar. Beyşehir Su Ürünleri Kooperatifi kanalıyla zaman zaman yaşanan bu olumsuzluk yetkililere iletildi. Nasıl bir çözüm bulacaklarsa bilemiyoruz ama çok basit bir şey de değil. Tek burası da değil. Bu konuda Beyşehir Gölü'ndeki bu küçük adaların hepsinde bu olay mevcut" şeklinde konuştu.
"Karabatak popülasyonu arttı, balıklar azaldı"
Beyşehir Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Hasan Kurt ise, Beyşehir Gölü'nde yaşanan karabatak tehlikesinin daha önceki yıllarda rastlamadıkları ölçüde son yıllarda iyice arttığına dikkat çekti. Karabatak popülasyonunun artış göstermesinin göl üzerinde birçok olumsuzluğa yol açtığını anlatan Hasan Kurt, son dönemde yaptıkları tespit çalışmalarına ilişkin rakamlar da verdi. Karabatak kuşlarının göldeki balıklarla beslendiğini ve kendi türünün neslini artırırken balık popülasyonuna ciddi ölçüde zarar verdiğine işaret eden Kurt, "Bunların her birinin günde 5 tane balık yediğini hesaplarsak neslinin artması için atılan yavru balıkların da boşa gittiğini tahmin edebiliriz. Şu anda, göldeki balıklara üreme açısından da ciddi biçimde bu karabatakların zarar verdiğini biliyoruz. Fakat uygulamalarda nesli tükenmekte olduğu için şu anda koruma altında, bir şey yapamıyoruz" ifadelerini kullandı.
"Koruma altında olduğu için bir şey yapamıyoruz"
İlgili bakanlık nezdinde bu konudaki sıkıntıları birkaç kez kooperatif olarak yaptıkları müracaatlarla yetkililere aktardıklarını da belirten Kurt, "Yüzde 5 azaltmaya gidelim dedik. Fakat sonuç alamadık. Yalnız bizim balıkçılar olarak da karabataktan dolayı ciddi bir rahatsızlığımız var ve ekonomiye de ciddi zararları var. Balıkla beslenen bir tür ve milyonlarca olunca balığın neslini kesiyor. Çok aşırı popülasyon artışı var şu anda. Adalarda dahi ağaçları kurutmuş vaziyette, yeşil dokuyu da mahvediyorlar" diye konuştu.