KIRIKKALE (AA) - Torun, 2007 yılında yeni görev yeri olan Bingöl İl Jandarma Komutanlığı'na giderken, otomobiliyle Malatya'da kaza geçirdiğini söyledi. Kazanın ardından kafatasının kırıldığını ve kalbinin durduğunu aktaran Torun, şöyle konuştu: "Kaza yaptığım esnada yanımda eşim, çocuklarım ve babam vardı. Takla attığım sırada oradan geçen bir yolcu otobüsü içerisinde bulunanlar kaza yaptığımızı görüyorlar. Yolculardan bir tanesi aracımın plakasından beni tanıyor ve asker olduğumu söylüyor. O sırada yoldan geçen boş bir ambulansla hastaneye götürmüşler. Kaldırıldığım hastanede 11 gün yoğun bakımda kaldım. Eşim yanıma gelerek elimden tuttuğu esnada uyandım. Kafatasımda 15 santimetrelik kırık meydana gelmişti." dedi.
“ZAMANIMI GÜVERCİNLERLE GEÇİRİYORUM”
Torun, aynaya bakınca kafasının halini gördüğünde dayanamayıp ağladığını anlatarak, çok zor günler geçirdiğini dile getirdi. Sonrasında memleketi Kırıkkale'ye geldiğini ve 1,5 yıl Ankara'da tedavisinin devam ettiğini aktaran Torun, şunları kaydetti: "Tedavim bitince doğup büyüdüğüm yer olan Keskin ilçesine geldim. Daha önce de güvercin besliyordum. Kazadan sonra güvercinlerle yeniden ilgilenmeye ve bakmaya başladım. Bu esnada malulen emekli oldum. Allah devletimize zeval vermesin. Güvercinlerle ilgilenince bütün yorgunluğumun geçtiğini hissettim. Gerçekten güvercinlerle ilgilenirken insan stresten uzaklaşıyor. Sanki hayat duruyor. Hayatımı güvercinlere bakarak devam ettiriyorum. Sabah kalkıyorum, onların yemini suyunu veriyorum. Zamanımı güvercinlerle geçiriyorum." dedi.