TBMM’de gündem dışı söz alan ve Kırıkkale’nin göç ve işsizlik sorunlarını dile getiren CHP Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal, 2000’li yılların başında nüfusunun 1 milyon olacağı ön görülen Kırıkkale’nin, bugün eski günlerini aradığını söyledi. Kırıkkale’nin en büyük sorunun yoksulluk ve işsizlik olduğunu ifade eden Önal, sırf bu yüzden Kırıkkale’nin göç verdiğini ve Ankara’da 200 bin Kırıkkaleli’nin yaşadığını söyledi.
Önal yaptığı konuşmada Kırıkkale'nin Karşıyaka Mahallesinde yaşayan bir ailenin evine gelen doğalgaz faturasını meclise taşıdı. 3+1 müstakil bir eve doğalgaz faturasının 750 TL geldiğini anlatan Önal, dar gelirli Kırıkkaleli vatandaşın bu faturayı nasıl ödeyeceğini merak ettiğini söyledi.
Önal konuşmasında şunları dile getirdi; "Anadolu'nun tam ortasında yer alan, 42 vilayeti birbirine bağlayan, cumhuriyetle birlikte kurulan ve gelişen Kırıkkale'miz maalesef eski günlerinden çok uzakta. 2000'li yıllarda nüfusunun 1 milyonu bulacağı öngörülen Kırıkkale'miz maalesef her gün küçülüyor, göç veriyor. Tüm Türkiye'de olduğu gibi Kırıkkale'mizin de en önemli sorunu işsizlik ve yoksulluk. İş bulamayan hemşerilerimiz Ankara'ya, İstanbul'a göç ediyor. Sadece Ankara'da yaşayan Kırıkkalelilerin sayısı 200 bini aşmış durumda. 2019 yılında Kırıkkale'nin nüfusu yüzde 1,25 oranında azalmıştır yani sadece geçen yıl 3.500 Kırıkkaleli Kırıkkale'yi terk etmiştir.”
“Yıllarca Kırıkkale'nin istihdam yükünü tek başına karşılayan Makina Kimya fabrikaları küçülmüş, bu fabrikalara bağlı birçok atölye ve entegre tesis kapanmıştır. MKE'nin "özelleşme" ya da "özerkleşme" adı altında işletme devrinin yapılacağı söylentileri şehrimizde ciddi endişe doğuruyor. Bunun yanında, MKE'de çalışan kadrolu işçilerin maaşlarında iyileştirme yapılmamış, ağır işçilik tazminatları verilmemiş, neredeyse yılın tamamında "yüksek vergi dilimi" adı altında yaşadıkları haksızlıklar giderilmemiştir. Daha önce yayımlanan 2 tane kanun hükmünde kararname olmasına rağmen MKE taşeron işçileri kadroya geçememiştir. Kadro alamayan bazı MKE taşeron işçileri kış günü işten çıkarılmıştır. Makina Kimyayla ilgili verilen sözlerin hiçbiri tutulmamıştır. 280 bin nüfuslu Kırıkkale'de emekli sayısı 55 bin, işsiz sayısı 12 bindir, icra dairelerindeki dosya sayısı 50 bindir. İŞKUR önünde bir umut iş bekleyen Kırıkkaleliler umutlarını yitirmeye başlamıştır. Çocuğunun okul masraflarını karşılayamayan, evine erzak alamayan hemşerilerimiz perişan hâldedir.”
“Bakın, size Kırıkkale'den birkaç fotoğraf göstermek istiyorum. Merkeze bağlı Karşıyaka Mahallemizde 3+1 müstakil bir eve gelen doğal gaz faturası 750 TL'dir. Yine, bunun yanında, merkeze bağlı Gürler Mahallemizde ortalama bir eve gelen elektrik faturası 267 liradır. Dar gelirli yurttaşlarımızın yaşadığı bu mahallelerde hemşerilerimizin çoğu ya asgari ücretle çalışmakta ya da evi sadece bir emeklinin emekli maaşı geçindirmektedir. Değerli milletvekilleri, soruyorum: Bu elektrik ve doğal gaz faturasını Kırıkkaleliler nasıl ödeyecek? Yine, değerli milletvekilleri, size Kırıkkale'den bir tablo daha göstermek istiyorum. Bu fotoğraf Kırıkkale'de bir yediemin otoparkında çekilmiştir. Fotoğrafta borcunu ödeyemeyen nakliyecinin kamyonunu, esnafın tırını, icralık çiftçinin traktörünü hep birlikte görüyoruz. Bu fotoğraf, üreticinin, esnafın, çiftçinin perişan hâlini tek başına ortaya koymaya yetiyor. Bu fotoğrafın başka bir söze gerek bırakmadığını düşünüyorum. Uyguladığınız yanlış ekonomi politikaları Kırıkkale'yi ve Türkiye'yi bu hâle getirdi. Değerli milletvekilleri, hemen her gün kapımızı iş bekleyen insanlar çalıyor, iş istiyor. Bu insanların büyük çoğunluğu üniversite mezunu. İçlerinde ziraat mühendisleri, makine mühendisleri, öğretmenler, hemşireler, işletme mezunları var. Pırıl pırıl gençlerimiz kapı kapı iş arıyor.”
“Kırıkkale'mizin sorunları bununla da bitmiyor. Bir süre önce merkeze bağlı Yuva Mahallemizde TOKİ tarafından evi olmayan emeklilerimiz için 927 adet konut yapıldı ancak ekonomik kriz gerekçe gösterilerek bu evlerin peşinat, ön ödeme ve taksit sayıları neredeyse 2 kat artırıldı. Birçok emeklimiz bu zamlardan sonra ev sahibi olmaktan vazgeçti yani Kırıkkale'de emeklilerin ev hayali başka bahara kaldı.”
“Değerli milletvekilleri, 17 ve 18 Ocak tarihlerinde Kırıkkale'de meydana gelen bir olayda Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Polikliniğinde birçok vatandaşımıza "Altuzan" adı verilen ilaçla enjekte tedavi yapıldı. Yapılan tedavi sonucu birçok vatandaşımızın görme duyularını yitirdiği basına yansımıştır, bu konu ulusal basında da yer almıştır. Yaşanan bu olaydan sonra Kırıkkaleli hemşerilerimiz Ankara'da tedavi altına alınmıştır. Aslında bu iğne bağırsak kanserinde kullanılan ancak göz içi hastalıklarda da kullanılmasına müsaade edilen, fiyat olarak da endikasyonlu diğer 2 ilaca göre maliyeti düşük olan bir iğnedir. "Altuzan" adı verilen bu ilacın kısa ürün bilgilerinde daha önce göz için kullanımlara uygun olmadığı yazılıyken bu yazı Bakanlıkça kaldırılmıştır. Aynı ilacın yurt dışı versiyonunda bu ilacın göz içi rahatsızlıklarında kullanılamayacağı yazılıdır. 2 tane ruhsatlı ürün varken, maalesef, Sağlık Bakanlığı hekimlerimizi ruhsatsız ilaç kullanmaya zorlamıştır. Yani maliyet, hastaların sağlığına tercih edilmiş; vatandaşlarımız, Sağlık Bakanlığının bu dayatması yüzünden gözlerini kaybetmiştir. Bu konuda, başta hastalarımız ile hekimlerimizin mağduriyetini önleyecek gerekli tedbirlerin acilen alınması, yeni yaşanacak vakaların önüne geçilmesi gerekmektedir. Bu duygu ve düşüncelerle, işsizliğin ve yoksulluğun olmadığı, gençlerimizin geleceğe umutla baktığı bir Kırıkkale ve Türkiye diliyor, hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.”