“ATILAN ADIMLAR ENDİŞE VERİCİ”
Cumhuriyet Halk Partisi Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal, MKE Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın kapatılmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Teftiş Kurulu’nun 2004-2020 yılları arasında 46 ayrı soruşturma ile 30 milyon liranın üzerinde tahsilat sağladığını, 1988-2020 yıllarını kapsayan dönemde kurumda meydana gelen 33 ayrı yangın ve patlama olaylarını inceleyerek 200 milyon liradan fazla zararın tahsilini sağladığını belirten Önal, denetim ve soruşturmaları yürüten kurulun kaldırılmasının konusunda atılan atımların endişe verici olduğunu söyledi.
“KRİTİK BİR GÖREV İCRA ETMEKTEDİRLER”
Milletvekili Önal yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Türkiye'nin en önemli stratejik kurumlarından olan Makine Kimya Endüstrisi'nin Anonim Şirkete dönüştürülerek özelleştirme yolunun açılmasının ardından 71 yıllık Teftiş Kurulu Başkanlığı da kapatılmıştır. Ülkemizde teftiş kurulları ve müfettişlikler devlet kurumlarının doğru yönetilmesi, buralarda yasaların işlemesi, yolsuzlukların önüne geçilmesi, kuruma zarar veren hatalı işlem ve uygulamaların ortaya çıkartılıp giderilmesi açısından son derece kritik bir görevi icra etmektedirler.”
“YOLSUZLUK VE ZARARLARI ORTAYA ÇIKARMIŞTIR”
“MKE Teftiş Kurulu Başkanlığı, 2004-2020 yıllarını kapsayan dönemde yürüttüğü 46 ayrı soruşturma ile 30 milyon liranın üzerinde tahsilat sağlamıştır. Yine MKE Teftiş Kurulu, 1988-2020 yıllarını kapsayan dönemde kurumda meydana gelen 33 ayrı yangın ve patlama olaylarını incelemiş, bu hususta kurumun uğradığı 200 milyon liradan fazla zararın tahsilini sağlamıştır. Aynı kurul son dönemlerde yaptığı inceleme ve soruşturmalar neticesinde 230 milyon liralık yolsuzluk ve zararı ortaya çıkarmış, kamunun parasının Hazine'ye aktarılmasını sağlamıştır.”
“İNCELEMELERİN LİYAKATLİ KURULLARCA YAPILMASI ZORUNLULUKTUR”
“Böyle önemli ve kritik görev yapan kurulun kapatılma girişiminin kamuya faturası ağır olacaktır. 2019 ve 2020 yıllarında milyonlarca lira kar elde eden, 2021 yılındaki kar beklentisi 1 milyar 200 milyon TL olması öngörülen kurumda denetim ve incelemelerin liyakatli kurullarca yapılması aynı zamanda bir zorunluluktur.”
“İNCELEME VE SORUŞTURMALARI KİMİN YAPACAĞI MEREK KONUSUDUR”
“Kurumda bu denli ciddi bir görev ve işlevi olan Teftiş Kurulu’nun MKE A.Ş Yönetim Kurulu tarafından alel acele kaldırılmasının altındaki gerekçe merak konusudur. MKE A.Ş’nin binlerce gayrimenkulü, Ankara, Kırıkkale ve Çankırı da birçok işletme ve iştiraki varken, kurumda binlerce çalışan bulunurken daha ilk Yönetim Kurulu toplantısında Teftiş Kurulu’nun kaldırılması son derece manidardır. Teftiş Kurulu tarafından bu güne kadar yapılan inceleme ve soruşturmaları bundan sonra hangi kurum ve denetçilerin yapacağı da merak konusudur.”
“İYİ NİYETLİ BİR GİRİŞİM DEĞİLDİR”
“Benzer bir uygulama Eti Maden A.Ş Yönetim Kurulu tarafından alınmış 16 Kasım 2012 tarih ve 499/10 karar sayılı karar ile Eti Maden e ait Teftiş Kurulu Başkanlığı kapatılmıştır. Ardından konu yargıya taşınmış, ilgili Mahkemece Eti Maden A.Ş Yönetim Kurulu’nun Teftiş Kurulu Başkanlığı’nı kapatması işlemi hukuka aykırı bulunarak, Yönetim Kurulu kararı iptal edilmiştir. Ardından Mahkeme Kararı uyarınca Eti Maden İşletmeleri Yönetim Kurulu’nun 01 Ağustos 2013 tarih ve 54616 sayılı kararı ile Teftiş Kurulu Başkanlığı yeniden oluşturulmuştur. Ortada böyle bir işlem ve verilen yargı kararı varken, aynı hukuka aykırı uygulamanın MKE A.Ş.’de yapılması iyi niyetli bir girişim değildir.”
“ÖNAL’IN AKAR’A YÖNELTTİĞİ SORULAR”
Neticede MKE Kurumu'nda 1950’li yıllardan beri kurum içi denetim ve soruşturmaları yürüyen Teftiş Kurulu Başkanlığı'nın kaldırılması konusunda atılan adımlar endişe vericidir.
Bu nedenlerle;
1- MKE A.Ş de Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın kapatılma gerekçesi nedir? Kurum Yönetim Kurulunca, Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın kaldırılması konusunda neden bugüne kadar kamuoyuna bir bilgi verilmemiştir?
2- MKE AŞ Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın bugüne kadar yürüttüğü soruşturma, araştırma ve inceleme görevini artık hangi kurum ya da kurullarca yerine getirecektir? Kurumda meydana gelebilecek yolsuzlukların ortaya çıkarılması görevi yerine getirilemeyecekse milletimizin uğradığı zarar nasıl karşılanacaktır?
3- Kurumun zarara uğratılması durumunda yaptırım uygulanabilecek midir? Bağımsız denetim kuruluşlarınca hazırlanacak olası inceleme ve denetlemeler ne kadar objektif ve şeffaf olabilecektir?