DAVALAR YENİDEN GÖRÜLMELİ
FETÖ’nün siyasi ayağına karşı girişimde bulunulmasını isteyen MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, konuşmasına şu şekilde devam etti: “TSK, emniyet, bürokrasi, iş dünyası, eğitim, sivil toplum, yargı ve medyadaki FETÖ'cülerin tamamıyla sökülüp atılması hususunda tereddütsüz ve kararlılık ihtiva eden bir mücadelenin varlığı, tarihi önem ve sorumluluktur. Ancak FETÖ'nün siyasi uzantıları konusunda henüz mesafe alınmaması da ister istemez kafalarda soru işaretlerine neden olmaktadır. FETÖ'yle irtibat ve iltisakı bilinmesine rağmen, arkası olan, destekçileri bulunan, bürokratik ve siyasi imtiyazlarla zırha büründürülen kişilerle ilgili hukuki süreçlerin tavsaması ciddi bir sorun olarak karşımızdadır. FETÖ’nün siyasi ayağı bulunmalı. FETÖ’cü hâkim ve savcıların vermiş oldukları kararlar acilen bir kez daha gözden geçirilmesi zaruret halini almıştır. Bu kapsamda tüm davalar yeniden görülmeli, Türkiye bu FETÖ musibetinin üstesinden her alanda mutlaka gelmelidir.” Öztürk, adalet sisteminin asla yeni paralel yapılara, bir gruba teslim edilmemesi gerektiğini vurguladı.
YARGI ÇALIŞANLARI VE AVUKATLARN SORUNLARI ÇÖZÜLSÜN
Konuşmasında adalet çalışanları ve avukatların sorunlarına da değinen Öztürk; “Adaletin tahkim edilmesinde çok büyük özveriyle çalışan ve adalet hizmetlerinin temel taşları olan; yazı işleri ve icra müdürleri, zabıt kâtipleri, mübaşirler, teknik personel ve diğer tüm adalet çalışanları bu bütçeden müjdeli haberler beklemektedir. Yine sözleşmeli ceza infaz koruma memurlarına kadro verilmesi, mesai ücretlerinin yeterli hale getirilmesi, yıpranma hakkı tanınması, psikolojik destek, rotasyon, lojman ve diğer taleplere çözüm sunulmalıdır. Gelin el birliği ile adalet çalışanlarının bu haklı beklentilerini karşılayalım. Sayıları 150 bine yaklaşmakta olan avukatlarımız; stopaj ve KDV oranlarının tüm hizmetlerde indirilmesini beklemekte, bunun yanı sıra CMK ve adli yardım hizmet ücretlerinin zamanında ödenmesini, yanı sıra daha yeterli hale gelmesini ve bu ücretlerden KDV’nin kaldırılmasını istemektedirler. Bununla birlikte avukatların görevini daha hızlı ve eksiksiz yapabilmesi için; TAKBİS, MERNİS, POLNET ve SGK kayıtlarına UYAP üzerinden daha kolay erişim sağlanmasının önü açılmalıdır. Kamuda çalışan avukatlarımız da; ek göstergelerinin hâkimlerle eşit hale getirilmesini ve emeklilik haklarının da hâkimlerle eşit olmasını arzu etmektedirler.” dedi.
YARGILAMA SÜRELERİ HIZLANSIN
TBMM’deki dikkat çeken konuşmasında yargılama sürelerinin hızlandırılması için çözüm önerisi de sunan Öztürk; “Yargılamaların hızlanması adına gerekli adımlar atılmalıdır. Bu kapsamda; yeni personel temini yapılmalı, fiziki şartlar uygun hale getirilmeli, mahkeme sayıları artırılmalıdır. Yargıtay ve Danıştay da dâhil olmak üzere tüm yargısal kurumlarda iç denetim mekanizmaları kurularak, yargısal faaliyetlerin hızlanması temin edilmelidir. Ayrıca hâkim ve savcıların örgütlü suçlar, haksız rekabet, döviz işlemleri, sigortacılık, kara para aklama, sermaye piyasası suçları gibi bazı özel alanlarda uzmanlaşması sağlanmalıdır.” dedi. Öztürk ayrıca, “Göktürk Yazıtları'ndan görüleceği üzere; Türk hakanı, o dönemin yaşayanlarının hükümdarı olarak görülmektedir. Hakan da; Tanrı'nın buyruğuna göre hizmet ve adaletini, bütün insanlığa eşit şekilde paylaştırmak zorundadır. Söz konusu bu durum; Türk Devlet geleneğinde dünyayı adalet ile idare etme fikrinin büyük bir ülkü haline gelerek sistemleşmesini sağlamıştır” dedi.