Geçin artık şu “kısır muhabbetleri”

Meyve veren ağaç taşlanır, bunu biliyoruz da, daha ortada meyve filan yokken derdiniz ne ola ki? Adam yıllardır Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı gibi her türlü yolsuzluğa, her türlü ahlaksızlığa, her türlü hırsızlığa, her türlü arsızlığa açık bir kurumun müdürlüğünü yapıyor. Farklı şehirlerde bu müdürlüklerde neler döndüğünü de bilmeyen yok. Peki, sorarım: Osman Türkyılmaz hakkında bir Allah’ın kulu da çıkıp hırsızlık yaptı diyebilir mi? Osman Türkyılmaz hakkında bir Allah’ın kulu da çıkıp arsızlık yaptı diyebilir mi? Osman Türkyılmaz hakkında bir Allah’ın kulu da çıkıp yolsuzluk yaptı diyebilir mi? Osman Türkyılmaz hakkında bir Allah’ın kulu da çıkıp vakfın imkânlarını eşine, dostuna, akrabalarına, arkadaşlarına kullandı diyebilir mi? *** Adamın, vakfa tahsis edilen ya da Kaymakamlığa ait bir tane devlet aracını, devletin doldurduğu yakıtın bir damlasını kullanıp bir adım öteye gittiğini gören var mı Allah aşkına? Bırakın kendi özel işleri için devlet imkânlarını kullanmayı, vakfın işi için, yardım dağıtmak için köy kent gezerken bile adam kendi cebinden doldurduğu yakıtı ve kendi özel aracını kullanıyor. *** Şimdi, Bu denli hassas, bu denli dikkatli, bu denli tertipli, bu denli düzenli bir adam, bir gün eşi ve çocuğuyla birlikte, hem de öğle tatilinde hastaneden makamına geliyor. Bu sırada İŞKUR aracılığıyla Kaymakamlık bünyesinde çalışan birkaç kadın personelin koridorda yemek yediklerini görüyor. Bu duruma üzülen Osman Türkyılmaz adındaki ADAM, hazır orada kendi eşinin de bulunmasını fırsat bilerek, kadınların da rahat edeceğini düşünüp yemeklerine kendi makam odasında devam etmelerini sağlıyor. Canları sağ olasıcalar, onlar da teşekkür babında bir fotoğraf çekip Osman Türkyılmaz adındaki ADAMI onurlandırmak istiyorlar… Ve sonuç… Dünya âlem “KISIR PARTİSİ” muhabbeti yapmaya başlıyor. *** Peki, sorarım, Osman Türkyılmaz, birileri gibi insanlık dolu bir liderlik ve abilik değil de suratsız bir yöneticilik yapsaydı, daha mı makbul olurdu? Osman Türkyılmaz’ın da, birileri gibi ahlaksız fotoğrafları olup, bunlar da elden ele, dilden dile dolaşsaydı, daha mı makbul olurdu? Osman Türkyılmaz’ın da, birileri gibi yolsuzluk dosyaları fısıltı halinde kulaktan kulağa dolaşsaydı, daha mı makbul olurdu? *** Anlayacağınız, ortada birilerinin dünya sitelerine servis ettiği KISIR MISIR PARTİSİ YOK! Haaa, doğrudur, ortada bir parti mevzuu var, o da Osman Türkyılmaz’ın, 31 Mart 2014 sabahı Bismillah diyerek yeniden başladığı Yahşihan Belediye Başkanlığı yolundaki emin adımlarla yürüyüşü, arkasında aslanlar gibi duran partisi ve halkın kendisine olan teveccühü var. Ortada henüz meyve filan yok! Adam fidan, adam ağaç, adam gencecik ama kökleri en derinlerde bir çınar… Yalnız merak etmeyin, Yahşihan Belediye Başkanlığı makamına oturduğu gün meyve vermeye başlayacak bu ağaç. Onun kadar adamsanız, gelin o gün taşlamaya başlayın. Yalnız, şimdiden uyarıyorum, adam öyle kaliteli meyveler verecek ki, siz taşladıkça Yahşihan kazanacak.