Hedefimiz veremsiz Türkiye

Kırıkkale İl Sağlık Müdürü Dr. Feramiş Ender Güngüneş, Dünya Tüberküloz Günü nedeniyle açıklamalarda bulundu. Güngüneş,, halk arasında verem olarak adlandırılan Tüberküloz’un Dünyada en çok ölüme neden olan 10 hastalıktan biri olduğuna dikkat çekti.   İLAÇ DİRENÇLİ HASTALIK Tüberküloz’un (verem); Mycobacteriumtuberculosis’in neden olduğu insandan insana hava yoluyla bulaşan, öncelikle akciğerlerde olmak üzere tüm organlarda görülebilen bulaşıcı bir hastalık olduğunu ifade eden Güngüneş, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) açıkladığı verilere göre, tüm Dünyada 2016 yılında 10.4 milyon kişinin verem hastalığına yakalandığı, 1.8 milyonun kişinin veremden öldüğü bilindiğini sözlerine ekledi. Global olarak 2000 ile 2016 yılları arasında hastalığın yüzde 37 azalmasına karşın, özellikle Asya ve Afrika’da tanı ve tedavi imkânlarının yetersizliği ile hasta sayılarında ve ölümlerde artışa yol açtığına dikkat çeken İl Sağlık Müdürümüz Dr. Feramiş Ender Güngüneş, ölümler için iki önemli etken olan HIV birlikteliği (AIDS hastalığı) ve ilaç dirençli hastalık olduğunu ifade etti.   100 BİNDE 15 CİVARINDA OLDU Dünya’da hastalık sıklığı yaklaşık 100 bin’de 135 olduğunu belirten Güngüneş, Türkiye’de bu oranın 100 binde 15 civarında olduğunu hatırlattı. Türkiye’de yıllar içinde hasta sayılarında düşmeler olduğunu ifade eden Güngüneş, 2005 yılında 20 bin 535 hasta olduğunu, bu sayının 2015 yılında 12 bin 772’ye gerilediğini ifade etti. Bu istikrarlı düşüşün verem savaşı dispanser çalışanlarının özverili çabaları ile gerçekleşmesi ile oluştuğunu belirten Güngüneş, Tüberküloz hastalığının yoksullar, göçmenler, madenciler ve riskli ortamlarda çalışan ve yaşayan diğer kişiler yanında tütün ve alkol kullanımı, diyabet, HIV, immun direnç düşüklüğü gibi risk faktörlerine sahip kişilerde de daha çok görüldüğünün altını çizdi.   MALİYETLİ, YÖNETİMİ ZORDUR Güngüneş “Verem hastalığının tedavisinde başarı oranımızın artırabilmemiz için bu gibi topluluklara ve hastalara yönelik sosyal ve ekonomik yardım sağlanması gereklidir. Bir ay önce T.C Sağlık Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Yardım bakanlığı arasında yapılan protokolle ihtiyacı olan hastalara sağlanmaya başlanan maddi katkı bu yönde atılmış çok önemli bir adım olmuştur. Çok ilaca tüberküloz (ÇİD TB) , normal tüberküloz tedavisine göre çok daha fazla ilaçla, uzun süreli tedavisi ile çok daha maliyetli, yönetimi zordur.”   ÇALIŞMALARINI GÜÇLENDİREREK Dirençli tüberkülozun önlenmesi için halen yürütülmekte olan tüberküloz kontrol programının iyileştirilerek sürdürülmesi, bunun için verem savaş birimlerinin korunması burularda sertifikalı kalıcı sağlık çalışanlarının görevlendirilmesi gerekmektedir. İstanbul Türkiye’ de tüberkülozun en sık görüldüğü iller arasındadır. Tüberküloz hastalarımızın üçte biri, yabancı uyruklu hastaların ve ÇİD TB hastalarının yarısı İstanbul’da bulunmaktadır. Fakat yürütülen mücadele ile hastalık sıklığı 2005 yılında 100.000’de 55.9’dan 2015 yılında 27.8’e düşürülmüştür. Dünya sağlık örgütünün açıkladığı ‘The end TB’ programa göre tüberküloz kontrolünde kamu ile birlikte çalışacak sivil toplum örgütleri ile işbirliği temel bir ilkedir. Osmanlı döneminden beri verem mücadelesinde çalışan derneklerimiz hastalığın ülkemizde ve dünyada tamamen yok edilmesine kadar çalışmalarını güçlendirerek sürdürmekte kararlıdır” dedi.