Yine beni kötü kötü konuşturacaksınız!

Yine beni kötü kötü konuşturacaksınız!

Aaahhh ah…. Demedim mi size? Demedim mi? Adı “Ergenekon” olan bir örgütlenme olamaz Hele hele terör örgütü hiç olmaz, olamaz demedim mi? *** “Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil” diye boşuna söylememiş Fuzuli… Hatırladınız mı o günleri? Kırıkkale’de 38 bin insanın evine rızık götürmesine vesile olan Mustafa Özbek de dâhil, asker, polis, siyasetçi, sendikacı; sağcısıyla solcusuyla yüzlerce vatanseveri Silivri’ye inşa edilen özel bir cezaevine atarak yıllarca yargılayanların asla masum olamayacağını söylediğim günlerde, “Ergenekoncu musun?” diye soranların… Özellikle Türk’ün etrafı kapalı bir vadide toparlanarak yeniden varoluş mücadelesinin anlatıldığı “Ergenekon Destanına” atıf yaparak, Türk’ü aşağılarcasına “Ergenekon Terör Örgütü” adıyla bir taraflarından terör örgütü üretenlerin... Bir taraflarından ürettikleri bu terör örgütüyle ilgili haberleri verirken de “ETÖ” diye bir kısaltma uyduranların, asıl terör örgütü olduğunu, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) olduğunu siz göremediniz ama ben gördüm! *** Kırıkkaleli oluşum ve akrabam olmasından dolayı yakinen tanıdığım için Mustafa Özbek özelinde sık sık değerlendirdiğim “Ergenekon Davası” sürerken korkudan yazdıklarımı bile okuyamayanlar, yazdıklarımı yayımlayamayanlar, şimdi rahat rahat okuyabilirsiniz bu yazdıklarımı! Biliyor musunuz, sizler korkaksınız! Biliyor musunuz, sizler her devrin adamısınız! Biliyor musunuz, sizler dün en büyük “Hocaefendiciyken”, bugün o hain terör örgütünü kökünden kurutmak için canlarını pahasına mücadele verenlere methiyeler dizebilecek kadar ikiyüzlüsünüz! Birilerinin “Hocaefendi” diyerek kıvrandıkları; dükkânlarının, makam odalarının kapısından köşesine kadar her yeri Zaman Gazetesiyle, Sızıntı ve Aksiyon dergileriyle donattıkları o günlerde ben yine “Fettoş” diyerek “Feto” diyerek gerçekleri yazdığım bir gün, “baş riyakârlardan” birisi aklınca beni köşeye sıkıştırıp, “Sen Obalıydın değil mi? Özbek’le de akrabalığın vardı? Yaaa, sen bana şu Ergenekon mevzuunu bir açıklasana!” dediğinde verdiğim cevap bugün gibi aklımda: “- Okumamışsan, tarih okumanı, edebiyat okumanı tavsiye ederim! Ne oluyordu Ergenekon Destanında, hatırlar mısın? Çinlilerin kör bir vadide sıkıştırıp yok ettiklerini zannettikleri Türkler, Ergenekon denilen o vadiden çıkmış, hem de demirden dağları eriterek çıkmış ve dünyanın dört bir yanına nam salmış, adalet dağıtmıştır! İşte bugün de Silivri Zindanlarından demir parmaklıkları kıra kıra çıkacak olan Türkler, dünyayı sizlere dar edecek!” Allah’a şükürler olsun ki, söylediklerim harfi harfine çıktı! Belki Mustafa Özbek 72 yaşında girdiği o zindanlardan 22 ay sonra, kendisine tek bir soru bile sorulmadan 74 yaşında çıktı, ama bugün “Böyle bir örgütün varlığı ispatlanamamıştır” cümlesiyle son bulan dava sürecinde ne yazık ki herkes Mustafa Özbek kadar dik duramadı, güçlü olamadı… İçinde bulunduğu durumu, kendisine isnat edilen suçlamaları gururuna yediremeyenlerden intihar edenler oldu! Fiziki sağlığı o zindanları kaldıramayıp hayatını kaybedenler oldu! Bu ülkenin Genelkurmay Başkanı terör örgütü lideri ilan edildi, dahası var mı Allah aşkına? Fakat bugün bir kez daha mutluyum, gururluyum! Fetullah’ın kimlerin maşası olduğunu… “Hocaefendi” değil tam bir “Fettoş” olduğunu… Vatansever ve milliyetçi insanları toplum önünde itibarsızlaştırmak ve ortadan kaldırmak için “Ergenekon” adında düzmece bir örgüt uydurarak insanların bilinçaltına Türklüğün şanlı destanlarından birisini zararlı bir terör örgütü adıyla eşdeğer kazımaya çalışan mantığın hangi güçlerin oyunu olduğunu… Ve Mustafa Özbek gibi, bu memlekete hizmet etmekten başka kaygısı olmayan insanların masum olduğunu ta o günlerde gördüğüm, görmekle de kalmayıp korkusuzca haykırdığım için mutluyum, gururluyum! *** Bu arada, bu tür yazılarımda kalemimin bulunduğum konuma göre çok sert olduğunu söyleyenlere Can Yücel’in o meşhur şiirini hatırlatmadan geçemeyeceğim: “Bana şiirlerinde küfür etme diyorlar usulsüz… Lan bu kadar o*** çocuğunu nasıl anlatayım küfürsüz?”

habilhan-pehlivanlı.png

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.