Keskin, kendi kaderine terk edilmiş bir ilçe!

YILDIRIM: “MAALESEF KÜLTÜRÜMÜZE VE TARİHİMİZE SAHİP ÇIKAMIYORUZ!”

KIRIKKALE NÜFUSUNUN YÜZDE 60’I KESKİNLİ 
Keskin ilçesinin geçmiş örf, adet, gelenek, görenek, tarih ve kültürünün asırlık zaman geçmişine dayandığını belirten Başkan Yıldırım, Keskin’in Kırıkkale için ayrı bir öneme sahip olduğu sözlerinin de altını dikkatle çiziyor. Seçmen nüfusunun ya da Kırıkkale nüfusunun yüzde 60’a yakınının Keskinli olduğunu belirten Yıldırım, “Bu durumu siyasi, ticari, kültürel anlamda da kullanabilirsin. Ama maalesef Keskin yıllardır bu tarihi ve kültürüyle anlatılmak yerine farklı şekillerde hafızalarda yer edinmiş” ifadesinde bulundu.

KESKİN’İ KENDİ AİLEME BENZETİYORUM
Yıldırım konuşmasını şu şekilde sürürdü; “Biz kendimizin farkında değiliz. Keskin’i ortaya getirdiğim zamanda aynı kendi ailemize benzetiyorum. Zaman zaman söylüyoruz şimdi Keskin kimdir? Keskin bir vilayet beşte ilçe doğurmuş.  Maalesef biz kültürümüze, tarihimize sahip çıkamıyoruz. 1700’lü yıllarda iki tane ilçe var, biri Sungurlu biri Keskin. Kaman’mış, Yerköy’müş, Kırıkkale’ymiş şuraymış buraymış hiçbir ilçe yok. O yıllarda tek iki tane ilçe var. Devlete olan vergi tahsilatını Tokat Voyvoda’ları gelmiş buraya vergi tahsili yapmışlar. Sungurlu var, Keskin var tabi zaman içerisinde bir sürü ilçeler gelişti 1989 yılında Kırıkkale’nin il olmasıyla beraber beş de ilçe yapıldı. 

KESKİN’İN 55 KÖYÜ VAR 
“Akçaman Hanı, Hasan Usta’nın Hanı, Hacıbey’in Hanı, Suluhan, Kel Ali’nin Hanı, Kör Sülüğün Hanı, Rahmi Bey’in Hanı, Yılan Kırkan’ın Hanı, Yüzbaşı Oğlu Topal Ali’nin Hanı. Yüzbaşı Oğlu Topal Ali kim? Topal Ali vardı taksicilik yapardı, ben onun yüzbaşı oğlu olduğunu bilmiyordum, yüzbaşının oğluymuş. Deli Bekir’in Hanı, Süleyman Ağa’nın Hanı, Şiranlı Hoca’nın Hanı, Tortumlular Hanı. İlçe olmamıza rağmen geçmişte bizim 185 köyümüz vardı. Şuan 55 köyü var ama Kırıkkale’nin 180 köyü var. Bu tarihte Keskin’e bağlı nahiye ve köy olan bugün Kırıkkale’ye bağlı Bahşılı, Balışeyh, Delice ve Yahşihan ilçeleri de Keskin’den ayrılmıştır. 

GEÇMİŞ YILLARDA TİCARETİN LİMANIYDI 
Keskin’de ticaret Türkiye’nin eskiden en büyük limanı İzmir limanı, Keskin’deki tiftik ve yapağı gitmeden,  İzmir’deki gemi kalkmaz. Buradaki tiftik ve yapağı İzmir Limanına gider,  İzmir Limanında oradaki tüccar alır, onu da Selanik’e gönderir. Anadolu’da İzmir, Avrupa’da Selanik en büyük limanlar orada. Oradan da alır adam, Avrupa içlerine, ticaret için götürür. Bunu nereden çıkarıyorsunuz diye sorarsanız Efendi diye bir kitap var. Kitabın ismi de enteresan. Biz Türk Milletiyiz, Türklükte Efendilik yoktur. Ağalık, Beylik vardır. İslam Kültürü’nde de Efendilik vardır Peygamber Efendimiz, Efendi’dir. Bir adama Efendi dediğin zaman onun ticareti düzgün demektir.  

Geçmiş medeniyetin önemli tarih beşiği, böyle kültür mirası olan bir yer neden bugün bu halde? 
Keskin biraz kaderine terk edilmiş gibi bir şey.  Şimdi dedim ya Makine Kimya için  Almanya’dan bir heyet gelmiş yerleşim yeri olarak buradan başka bir yer yok. O zaman memleketin ileri gelenleri burada kurulması için 3 bin altın toplamışlar. Alman Heyetine vermişler. Onlar illa 5 bin altın istemişler fakat o günkü şartlarda da bugünkü şartlarda da Keskin Makine Kimya’nın kurulması için elverişli bir yer değil. Kırıkkale hem tren hattı güzergahında hem de Kızılırmak vadisi üzerinde, orası münhal.  Makine Kimya’yı kaldırsak tekrardan kurmaya kalkışsak yine ayrı yere kurulur. 

Keskin büyük bir kültür mirası iken, ticaret merkezi iken bu hale gelmiş. Bundan sonrası için ne yapılabilir? Ne olabilir?
Ben köy çocuğuyum.  Yanlış anlaşılmasın. Köyünde bir kültürü bir yapısı vardır. Şehrin de bir kültürü, yapısı vardır.  Bana göre artık Türkiye’de köylüleşti. Burada köy kültürü baskın geldi.  Makine Kimya’nın Kırıkkale’de olması. İl olduktan sonra Üniversite’nin, organize sanayinin, TÜPRAŞ’ında Kırıkkale’de yapılması, Keskin’i hızlı bir şekilde göçe zorladı. Eskiden ekonomisi iyi insanlar daha büyük şehirlere gidiyordu, şimdi garip güreba dediğimiz insanlar da gidiyor. Niye gidiyor anlamıyorum. İşi burada olan da gidiyor.  Allah’a şükür Keskin’de her şey var.  

Tekrar aday olacak mısınız? Görevi devredeceğim dediğiniz biri var mı?
Ben yaşlandım artık. Cemal Enginyurt geldi ‘Adın da dede sen git torununu sev’ dedi. Doğru, bundan sonra torunumuzu seveceğiz.  Benim bu 3. Dönemim ilk DYP den seçildim, iki BBP’den sonra Ak partiye geçtim. Allah razı olsun devletimiz başta Sayın Cumhurbaşkanımız, teşkilatımız, valimiz, Keskin’e devletten alınabilecek ne varsa verdiler. Bana bir ilçe söyle ki Millet Bahçesi olsun, Keskin’in var yapılıyor. Siyasette öyle bir şey olmaz yani gücün de yetmez sen aday değilsen o genel merkezin teşkilatın takdiridir. Teşkilatımın adayını desteklerim. 

Nusret e gitmiştiniz bunu paylaştınız çok tepki aldı? Bu konu hakkında ne demek istersiniz?
İstanbul’a Keskinliler ile ilgili ziyaretlere gitmiştik bir arkadaşımız bizi davet etti.  Ben biraz seçiciyim, şatafatlı, pahalı yerler benim hoşuma gitmez. Nusret diye birisi varmış oraya davet edildim. Facebook’a girecektim onu yaparken o çıktı nasıl çıktıysa akıllı telefonu beceremiyorum. O da çıkınca millet dedi Nusret e gitti diye. Paylaşmadım kazara oldu. Öyle yerler benim hoşuma giden bir yer değil. Ben öyle gürültülü, patırtılı yerleri sevmem. Beni yaşım itibari ile de ahlakım itibari ile de uygunsuz yerde göremezsiniz. 

DOĞALGAZ KESKİN İÇİN BÜYÜK BİR NİMET 
“Biz bir hazinen üstünde oturuyoruz. Keskin bir değer, Keskin bir marka. Bunu, gelen her valim söylüyor. Ben Keskin’i seven herkesi seviyorum. Allah razı olsun idarecilerimizden, ben belki bazen sivri dilliyim ağzıma geleni konuşuyorum ama karşıda bir okul var Kırıkkale’yi bırak Ankara’da yoktur öyle bir okul. TOBB yaptı onu 24 derslikli, inşallah orayı da ya Fen Lisesi ya da Sosyal Bilimler Lisesi yapmak istiyoruz.  Yapabilirsek Keskin kazanır diye düşünüyorum. Doğalgaz biraz Keskin’i şu günlerde sıkıntıya soktu.  

ALLAH’A HAMD OLSUN MAAŞ BORCUMUZ YOK 
“Doğalgaz Keskin için çok büyük bir nimet oldu. Kullanan vatandaşlarımız oldukça memnun oldu hem ekonomik anlamda hem temizlik anlamında son derece memnunlar. Sadece suyumuz sorun. Biliyorsunuz su, Yeşil Vadi su birliğinde geliyor,  6 motorla basıyoruz. Onun da elektrik faturası çok oluyor dolasıyla elektrik borcumuz oluyor. Belediyenin de imkanları kısıtlı maalesef. Geliri yüksek olan bir belediye değiliz. Onun dışında Allah’a hamdolsun, maaş borcum yok 94 aydır ben maaş veriyorum.  1 gün 1 saat geciktirmedim elhamdülillah. Ben onu son derece önemsiyorum” 

Haber Editörü: Ahmet Gökdemir