“PKK’lı Vekiller…”

Sosyaldemokrat Halkçı Parti, Erdal İnönü tarafından Erken Cumhuriyet’in ilk ve tek siyasi partisi olan CHP’nin 1982 darbesinden sonra kapatılmasıyla, halk partisine giden oyları toparlamak maksadıyla onun yerine kurulan bir siyasi partiydi. Bu parti, eski CHP’nin ardılı 1992 yılında tekrar kurulan ve genel başkanlığını Deniz Baykal’ın yaptığı yeni CHP’nin ise öncülüydü.   Erdal İnönü’de bilindiği gibi, son zamanlarda da adını Lozan hezimetiyle duyduğumuz eski Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün oğludur. Bunu özellikle belirtmek istedim ki bazı şeyler daha kolay anlaşılabilsin…   Yeni kurulan Sosyaldemokrat Halkçı Parti, genel başkanı Erdal İnönü’yle darbe yasaklarının iyiden iyiye etkisini yitirdiği 1987 Genel seçimlerinde yarışa katılıp, bu yarıştan da yüzde 24 oy oranı ve 99 milletvekiliyle çıkmıştır. Aynı seçimde ise siyasi yasağı kalkan Süleyman Demirel sadece 59 milletvekiliyle partisini mecliste temsil etmiştir.   4 yıl sonra yani 1992 yılında yapılması planlanan genel seçimler ise Başbakanlık yapan Turgut Özal’ın Cumhurbaşkanı seçilmesiyle 1 yıl öne alınıp 1991’de yapılması kararlaştırılmıştır.1991 seçimleri Türkiye açısından çok önemli seçimlerden bir tanesidir. Ki bu seçimler de birçok Kürt kökenli ve bölücü terör örgütü sempatizanı, üyesi(yöneticisi)’nin TBMM’ne girdiği yıldır. Nasıl girdi diye soracak olursanız, Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasını kazandığı büyük Lozan Zaferiyle(!) dolaylı da olsa sağlayan büyük insan İsmet İnönü’nün oğlu Erdal İnönü sayesinde meclise girmeyi başarmışlardır.   Erdal İnönü, 1991 yılında yapılacak olan erken seçimde, siyasi yasağı kalkmış ve başarılı seçim çalışmaları yapmış olan Süleyman Demirel’in SHP oylarını büyük ölçüde azaltacağını anlamıştır. Bu nedenle HEP ile ittifak yaparak Güneydoğu Anadolu Bölgesinden Ahmet Türk, Hatip Dicle, Leyla Zana, Zübeyir Aydar, Selim Sadak, Orhan Doğan, Mahmut Alınak, Remzi Kartal gibi terör örgütü yandaşı birçok ismi TBMM’ye sokmuştur. Bunlardan Remzi Kartal ise şuan en çok aranan teröristler listesinde kırmızı bültenle aranıyor.   Bu arada belirtmek isterim ki yukarıda saydığım PKK yandaşlarıyla aynı dönem Antalya milletvekili olmuş ve bu dönemde SHP’nin genel sekreterliğini yapmış olan Deniz Baykal’ın, bir dönem AK Parti’nin 2006 yılında yürütmüş olduğu çözüm sürecinin ilk aşaması olan iç siyaset politikalarına aşırı karşı çıkması aklıma geldikçe yüzümü alaycı bir tebessüm alır.   Bu yazımda da siz okurlarıma son günlerde gündemde olan HDPkk’lı vekillerin ağabey ve ablalarının ilk defa meclise nasıl girdiğini anlatmış, HDP ve CHP arasındaki organik bağıda biraz olsun açığa çıkarmış olduk.   Milletvekili kabuğuna sığınmış tüm terör örgütü yandaşlarının hak ettiği cezaları bulması ümidiyle…