Kadir Yahşi
Kırıkkale’de işsizlik var ama neden altın zengini?
24 Aralık 2022 tarihinde Gazetekale.com’da bir haber yaptık.
‘Kırıkkale, altın zenginliğinde birinci sırada’ diye.
Gerçekten çok ilginç bir haber.
Türkiye’de toplam mevduat içinde ‘Altın mevduat hesabının’ en yüksek olduğu 10 il arasında birinciliği Kırıkkale aldı. Yüzde 18,1 oranıyla birinci sırayı kimseye kaptırmadı.
Tabii nüfusa oranla bu rakam…
Bu arada ilk 10’da genelde Anadolu illeri var. Kısa bir araştırma yaptım. Uzun yıllardır birincilik Anadolu illerinde.
Kaynak BDDK…
***
Ben olaya ‘altın zenginiyiz’ şeklinde bakmayacağım.
Veya ‘insanlar ne güzel birikim yapabiliyor’ da demeyeceğim.
Üzülerek belirmek istiyorum ki, bu sonuç Anadolu insanın garipliğidir.
Çünkü memleketimin insanı ticaret yapmak istemiyor veya yapamıyor.
Halbuki, Peygamberimiz Hz. Muhammed bir rivayete göre buyuruyor ki; “Ticaret yapın, çünkü rızkın onda dokuzu oradadır.”
Bizim Kırıkkale ne yapıyor? Geleceği için, varsa çocukları için birikim derdinde…
Kendince haklı…
Ancak ben bunun yanlış olduğunu düşünüyorum. Neden?
***
Temmuz ayında bir köşe yazısı yazmıştım.
Bazı genç iş adamlarını örnek gösterip, cesurca yatırım yaptıklarından bahsetmiştim ve bu sayının çoğalması gerektiğini anlatmıştım.
Aslında altın haberi benim o gün yazmış olduğum ‘Çekememezlik!’ adlı köşe yazımı doğruladı.
Kırıkkale insanı maalesef ama maalesef ticaret yapmayı ve yürütmeyi bilmiyor.
Kazanmış olduğu parasını daha çok katma değer üretmek yerine, sadece altına ‘güvenli liman’ diye yanaşıyor.
Veya oğlunu-kızını sadece memurluğa yönlendiriyor. Çünkü orada garanti bir hayat sunuluyor. Nitekim ben garanti olarak görmüyorum. Bu hayatın garantisi yok.
Her ay sabit maaş alıp, standart bir hayat yaşamaya alışan Anadolu insanı, maalesef daha iyisini istemiyor.
Kendisine sunulan hayatı yaşamak zorunda bırakılıyor.
***
Oysaki girişimcilik günümüzde büyük bir çığır açtı.
Yapılacak o kadar çok iş alanı var ki…
Bizim Kırıkkale insanı sadece devlet kurumlarında işe girip, başarılı bir girişimciliğin yaşatmış olduğu o muhteşem hayatı elinin tersi ile itiyor.
Hatta “Çocuğum polis-asker olsun, direk maaşa bağlansın.” diyen bir çok anne-baba var.
Ben kendimi bildim bileli bu şehrin insanları oğlunu-kızını-yeğenini devlet işine sokmak için torpil arıyor.
Ve ne hikmetse siyasetçilerimizde buna alıştırılmış ve nepotizm normalleştirilmiştir.
Çok üzülüyorum. Bu şehrin insanı siyasetçisine iş için değil, işini geliştirmek için gitmeli!
***
İşte bu yüzden bu şehirde işsizlik var.
İşte bu yüzden bu şehir büyüyemiyor.
İşte bu yüzden sadece devlet yatırımı alan bir şehiriz.
İşte bu yüzden bu şehrin çocukları daha çok şehit düşüyor.
İşte bu yüzden… İşte bu yüzden… İşte bu yüzden…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.