“Samimiyetle çıkılan yol ne kadar uzun olursa olsun yorgunluk vermez!” -Habilhan Pehlivanlı-
***
15 Temmuz 2016’da başımıza gelen o hain darbe girişiminin ardından ülkemizin kaosa sürükleneceğini düşünen hainlere bir tokat misali ilk cevap MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den geldi.
Kimilerinin, hükûmetin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın koltuk değnekliği olarak gördüğü bu davranış, aslında Milliyetçi Hareket Partisinin devletin bekasına, (kim olursa olsun) seçilmiş hükûmete, cumhuriyet ve demokrasiye yönelecek her türlü saldırının karşısında olduğunu ispatlayan en net göstergedir.
Nitekim 1999 yılında da Bülent Ecevit ile koalisyon hükûmeti kuran Devlet Bahçeli, o gün de aynı ölçüler çerçevesinde davranmış, gerektiğinde de hükûmetin dağılması için ilk girişimi yine kendisi yapmıştır.
Öyleyse, şu gerçekleri görmek gerek:
Sayın Bahçeli, hiçbir zaman hiç kimsenin koltuk değneği olmamış, yalnızca ve yalnızca Türk Devletinin dayanağı, orta direği olmuştur.
Sayın Bahçeli, eğer kendi şahsi menfaatini gözeten bir lider olsaydı, 7 Haziran sonrası CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun Başbakanlık teklifini kabul eder, HDP destekli hükûmetin başbakanı olurdu.
15 Temmuz sonrası süreçte (samimi insanları tenzih ederim) meydanlarda riyakârca şov yapanların birçoğuna söylediğim gibi, eğer 15 Temmuz gecesi ülkemizde Devlet Bahçeli gibi bir lider olmasaydı bugün ne Recep Tayyip Erdoğan ne de bu ülkenin bir cumhurbaşkanı; ne Binali Yıldırım ne de bu ülkenin bir başbakanı olurdu!
Peki, bu gerçeklerin farkına varmak istemeyenlere ne demeli?
Erken seçim yapılması gereğini ortaya koyup, üstüne üstlük aday çıkarmayıp Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceğini açıklayan, bunu da “Cumhur İttifakıyla” taçlandıran başta Devlet Bahçeli ve MHP’nin il başkanlarından milletvekili adaylarına kadar her bir neferi samimiyetlerini sonuna kadar ortaya koymaktadır.
***
Peki,
Seçim çalışmalarında, karşılarındaki en büyük rakip MHP’ymişçesine saldıran kimi AKP’lilere ne demeli?
Haaa, bu arada “AKP” ifadesine sakın alınıp darılan olmasın. Samimi olduğum AK Partili birisi, konuşmasının arasında “Ah bu AKP’liler yok mu? Şöyle yapıyorlar, böyle yapıyorlar” deyince şaşırdım, AKP ifadesini kullanmasına. Şaşkınlığımı görünce dedi ki, “Abi, sözüm AK Partililere değil tabi ki, AKP’lilere!”
O halde, sormak istiyorum: Sayın Cumhurbaşkanına ve Cumhur İttifakına zarar vermeye çalışan AKP’lilerin niyeti ne ki acaba???