Alaaddin Güneşer

Alaaddin Güneşer

Günümüz Padişahları

İdarecilerimiz  o kadar yozlaşıyor ki;bir çoğu makamın verdiği sarhoşluk ile karakterini kaybetme noktasına gelmiş,egosunu tatmin peşine düşmüş,koltuğunu koruma telaşı ile değerlerinden ödün vermiş,insanının ne yaşadığından bir haber, telaş içinde sürdürülen  üstüne şirin görünme çabası ve şekilçilik.

Bir tarafta hakkı ,hakikatı üstün tutma gayreti ile mücadele eden ve insanına hizmeti hakka hizmet sayarak üstün gayretler sergileyen idareci ve çalışanlar,bir tarafta sabah makamı  dünyayı ben yarattım edası ile koltuklarına oturanlar.

 

Bu iki grup arasında işlerini hal yoluna koymak için gayret gösteren milletin vekillerini seçen ve vekillerin atadıkları idareciler arasında kaybolan Milletin Efendileri.Bir çok makam sahibinin geç saatlerde işe geldikleri,geldiklerinde kahvaltı ve çay keyiflerinden sonra misafirlerinden kalan boş zamanda çalışanlarının ve hizmetle mükellef oldukları insanları ancak hatırlarına getirmeleri,onları bekleyenler penceresinden bakıldığında ne de acınası bir durum olarak önümüzde durmakta.

Bunca hadiseyi kendileri yapmıyorcasına birde suyun yüzüne çıkmaları yokmu.Arkalarında dünya desteği ile yaptıklarının doğruluğunu ayet ve hadislerle,geçmişte yaşayan büyüklerimizin yaptıklarını çarpıtarak sana ders verme  gayretleride riyakarlıklarının açık bir göstergesi olarak önümüzde durmakta.

Aynı grup içinde oluşan değişik yaşam tarzına sahip insanların gruplaşmaları ve kendi elemanlarını koruma gayretleri,grupların içinde mücadele eden insanların yaptıkları yanlışların hoş görü ile kapatılmasına,benim insanımın yanlışıda doğrudur mantığı bizleri bir birimizden koparmış,kalpleri kırmış gönüllerde tamiri mümkün olmayan yaralar açmıştır.

Bizlere camilerde,medreselerde,okullarda ve tarih kitaplarında öğretilenlerin mi doğru,günümüz idarecilerinin yaptıklarının mı doğru olduğu konusunda akıllarda soru işareti oluşturmakta.İnsanların kafaları allak bullak.

İdarecilerimiz ve geçmişten günümüze vekillik yapmış Kırıkkale padişahlarının inançında söz verdiği zaman durmamanın cezası yok mu acaba.Toplum mimarları her zaman şuna inanmıştır,hangi dinin ve inancın mensunu olunursa olunsun bütün insanlık için şu üç şey çok önemlidir.Bunlara uyulursa toplumlar her zaman rahat ederler.

”konuştuğu zaman yalan konuşmayan,emanet verildiğinde emanete ihanet etmeyen ve yolda arkadaşını satmayan”

Bu yazı toplam 7 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Alaaddin Güneşer Arşivi