Alaaddin Güneşer

Alaaddin Güneşer

Boş çuval dik durmaz-2

    Mücadele azmimizin yok olma noktasına geldiği, şevkimizin kırıldığı, ayakta kalma gayretlerimizde vermiş olduğumuz mücadelelerde yaşamış olduğumuz hayal kırıklı insanlarımızı bir karamsarlığa itmiş, içine kapatmış, hayata küstüğünü zannedenlerin aslında kendilerine küstüğünü unutturmuş bizleri karamsar bir topluluk haline getirdiğini üzülerek takip etmekteyim.

     Mücadele azmimiz Efendiler Efendisine benzemeli ki bu azim kalbimizi hep canlı  tutsun ve bizleri pes ettirmesin. Bu yazı ile sizleri İslamın kurucusu, yaşatıcısı, dosta dost olmuş mükemmel insanın hayatına götürmek istedim.

     Doğmadan babasını kaybetmiş, annesini ise altı yaşında. Amcasının yanında yetim olarak büyümüş. Hangimizin hayatı böyle dersiniz ben size söyleyeyim hemen hemen hiç birimizin. Amcası emanete sahip çıkmış korumuş kollamış. Yetim diye üzerine titremiş. Bize örnek teşkil edecek bir davranış içerisinde büyük harfler ile tarihe not düşmüş. Akıllarınızdan çıkmasın emanet büyük sorumluluk dercesine adeta bu hala aydınlığını çoğumuzun göremediği dünyaya haykırmış.

     Peki bizler ne yapıyoruz; Basit gerekçeler ile yaşanan kalp kırgınlıklarının sonucu hemen mahkeme ve boşanma davası. Boşandıktan sonra yeni hayat kurna gerekçesi ile hiç kimsenin sahip çıkmadığı dünya tatlısı Allah'ın bizlere emaneti olan çocuklarımızın yetimhanelere verilmesi.

     Kendine yeni hayat kurma mücadelesi içerisinde hayatını yok ettiğimiz o çocukları, ihtiyarlığımızda hatırlayarak bakmadığımız çocuklardan yardım istemek nankörlükten başka bir şey değil midir?

     Yaşlılar yurduna gittiğinde çocuklarım ziyaretime gelmiyor diyerek şikayet etmeler geçmişte yaşanmışlığın faturasından başka bir şey değildir.

     Ebeveynler, gençler çocuklar yaşadıklarını elbette unutmakta zorlanırlar Peygamber Efendimizde yaşadıklarını unutmamış ama muamelelerine baktığımızda hep vefayı saygıyı bizlere yaşayarak anlatmış. Kimse yaş itibari ile kendinden büyük ve küçük olanı unutmasın, en azından senede bir defa ziyaretine gitsin. Şeklen de olsa gülerek muamelede bulunsun, affetmeyi denesin, yardımda bulunsun. Hatırlasın ki hatırlansın vesselam.

Bu yazı toplam 4 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Alaaddin Güneşer Arşivi